Aslında Sizi Hiç Unutmamalıydık; Hardal.

Sena Çayırlı //

Bu yazımızda sizi müzik dünyasında eskilere götüreceğiz. Üzeri tozlanmış, unutulmaya yüz tutmuş aynı zamanda pek çok kimse tarafından bilinmeyen efsane bir rock grubuyla, Hardal ile tanıştıracağız. Davulda Sedat Avcı, bas gitarda Aydın Şencan ve gitarda Cahit Kukul! 

Bahsi geçen grup üyeleri, 1970’li yıllarda yani dünyada rock müziğin tam da dibe vurduğu zamanlarda tanışır. 1976’da Burhan Ağaoğlu isimli rock tutkunu bir müzikseverin, önceden beri tanıdığı ve dinlediği arkadaşlarını bir grup çatısı altında toplamak için kolları sıvamasıyla, yaptığı teklifin kabul edilmesi sonucunda grup kurulur.  

Enstrüman olarak tamamlanan grupta vokal arayışı başlar. Şükrü Yüksel’e teklif götürülür ve Şükrü Yüksel bu teklifi kabul ederek grupta kalıcı eleman olarak yerini alır. 

Fakat grupta bir eksiklik vardır! 

Grup üyeleri aralıklı olarak bir araya gelip besteleri hakkında fikir alışverişinde bulunur ancak çoğu bestenin altyapı olarak klavye gerektirdiğini fark eder ve gruba genç bir müzisyen olan Özkan Turgay’ı da dahil eder. 

Ve Hardal’ın ilk albümü çıkar! 1978 yılında “Nasıl, Ne Zaman” piyasaya sürülür ve otoriteler tarafından başarılı bulunur. Bununla birlikte televizyon rock müzik gruplarının konuk edildiği televizyon programlarına konuk edilirler. Konserler verirler. Her şey yolunda giderken 1980 darbesi gerçekleşir. Darbenin ardından Aydın Şencan Kanada’ya yerleşir, Sedat Avcı ise Hollanda’ya Erkin Koray’ın yanına gider.  Şencan bas kayıtlarını yaptıktan sonra gittiğinden grubu pek etkilememiştir ama Sedat Avcı’nın yerine Zafer Oğuz alınarak yola devam edilir. 

İkinci albüm 

1983 yılına gelmeden Hardal, “Nereden Nereye” isimli albümü çıkarır fakat ülkede yaşanan siyasi olaylar yüzünden piyasada yaşanan konser ve mali durgunluğun albüm satışlarına yansıması sonucu karamsarlığa kapılan grup elemanları, bir süre ara vermeye karar verirler.

Bu albümü dinlerseniz, o dönemde de ön plana çıkmış iki parça vardır: “Bir Gün Mavi Bir Gün Yeşil” ve “Babalar Küçük Oğullarına Söylesin Diye.”

Aradan zaman geçtikten sonra, bir ara Cem Karaca ile çalışan Sedat Avcı bu sürecin dışında Erkin Koray’ın yanında yoluna devam eder. Cahit Kukul eski dostlarını toplayarak “Meteor” adında bir grup kurar ve müzikseverlerin baskıları sonucunda kendi seçtiği Hardal şarkılarından oluşan “Seçmeler” adında bir albüm de çıkarır.

Sonunda grubun vokalisti Şükrü Yüksel de Kanada’ya gider ve Aydın Şencan’ın karşısına çıkıp, “Yeniden bir araya gelelim.” teklifinde bulunur. Türkiye’ye dönen ikili birlikte çalışmaya başlar ve böylece Hardal devam eder. Zamanda yolculukta birlikte bakalım: Bu beraberlik kaç sene sürecektir? 

“YENİDEN DOĞUŞ”

1997’de üçüncü ve son albüm de dinleyicilerin beğenisine sunulur. Davulda Zafer Oğuz, klavye ve düzenlemede Özkan Turgay, gitarda Alper Karamahmutoğlu ve vokalde Şükrü Yüksel kadrosuyla tamamlanan “Yeniden Doğuş” albümü 1998 yılında raflardaki yerini alır. 

Grubun geçmişte çıkardığı iki albüme de nazaran “Yeniden Doğuş” daha etkileyici ve dijital bir albüm olmuştur. Yeni albüm, akabinde yeni bir sound’u da beraberinde getirdi. Geçen zaman içinde Türkiye’deki müzik endüstrisi, gelişen teknolojiye paralel olarak baş döndürücü bir hızla gelişmişti. Çok kanallı stüdyolar, pahallı müzik aletleri, efektler, pedallar vs araçların bu albümde etkisi büyüktür. Albümde on iki parça yer almaktadır. Albümde …Ve Sadece Eğer, Leyla ve Yeniden Doğuş gibi parçalar ön plana çıkmıştır.

Grubun üyelerinden Aydın Şencan, kayıtlardan sonra yeniden Kanada’ya geri döner. Sedat Avcı bir süre daha Erkin Koray ile çalışır. Özellikle Erkin Koray’ın soundunda belirleyici rolü oynayan ve neredeyse onunla özdeşleşen Sedat Avcı’nın beklenmedik ölümü Şükrü Yüksel’i de derinden etkiler. Ne yazık ki bu durum sonrası grup dağılır.

Tarihin tozlu raflarında kalsalar dahi Hardal, Türkiye’de yaptığı farklı tarzda albümlerle büyük ilgi görmüştür. Türk rock müzik tarihinin ve grubun efsane albümlerinden “Nasıl? Ne Zaman?” albümü çıkışından tam kırk iki yıl sonra çok yakın bir zamanda, 17 Şubat 2020 tarihinde tekrar yayınlanmıştır.

Tavsiye: Hardal’ın Orjinal plaklarını bulmak artık mucize gibidir. Eğer bir şekilde denk gelirseniz mutlaka plak koleksiyonunuza ekleyin.  Hardal’ı daha yakından tanımak istiyorsanız Erkin Koray’ın Mezarlık Gülleri adlı kitabında çok şey bulabilirsiniz.

Düşüncelerinizi Paylaşın